Özet
OKUR MERKEZLİ KURAMLARDA BİR VARIŞ NOKTASI OLAN OKURUN İMKÂN VE SINIRLILIKLARI
Edebi metinlerdeki anlam arayışının okurun dünyasında ifade bulmasıyla birlikte sanatsal bir yaratım olan metnin yörüngesinin okurun varlık alanında ilerlemesi, okur merkezli kuramlarda mihenk taşı olan okuru yeniden anlamımıza yönelik bir ihtiyaç doğurmuştur. 20.yy’ın edebiyat dünyasında kendisine verilen yeni kimlikle okur, metinlerin anlam katmanlarının aralanmasında dinamik bir arayışın öznesi olmuştur. Okur kendisine verilen bu yeni yetki alanıyla özellikle okur merkezli kuramlar etrafında yeniden adlandırılmış, metinlerin açığa çıkarılmayı bekleyen tüm anlamlarının kendi üretimi ya da değerler manzumesiyle yeni bir forma dönüşeceğini bize göstermiştir.
Okurun varlığının edebi eserlerde önem teşkil etmesiyle okur merkezli kuramlardan İzlenimcilik, Duygusal Etki ve Alımlama Estetiği gibi kuramlar metni anlamlandırma faaliyetinde okurun rolünü ve okumadaki işlevselliğini sahip oldukları ilke ve ölçütlerden hareketle ortaya koymuştur.
Bu çalışmada seçilen üç okur merkezli kuramdan hareketle kuramların okur modellerine dönük geliştirdikleri yaklaşımlar, okurun metin karşısındaki gücü ya da sınırlılıkları okur’un ne anlam ifade ettiği sorusunun cevabıyla izah edilmiştir. Okurun konumunu önceleyen bu kuramların hangi noktalarda birbirlerini etkilediği, birbirleriyle olan ortaklıkları ve farklılaştığı yönler araştırmanın bir diğer önemli yönünü oluşturmuştur.
Anahtar Kelimeler
Okur, alımlama, anlam, yorum, izlenimcilik, duygusal etki, Iser, Jauss, Fısh, ima edilen okur.