Özet
MEHMET AKİF ERSOY’UN MEZARLIK ŞİİRİNDE “ÖLÜM” KAVRAMINA BAKIŞI
Yaşamın değiştirilemez gerçeklerinden birisi olan ölüm, geride kalanlara derinden tesir eden bir olgudur. İnsanlık tarihi kadar eski olan ölüm, bütün dinler ve felsefî düşünceler tarafından derinlemesine irdelenmiştir. Ölümün yansımaları toplumdan topluma değişiklik göstermiştir. Bu değişiklik o toplumların sanat eserlerine de yansımıştır. Türk kültüründe de bolca işlenen ölüm, beraberinde farklı türlerin gelişmesini sağlamıştır. Bu türler ve bu türleri kullanan şairler yüzyıllar boyu bu beşerî gerçeği farklı açılardan değerlendirmiştir. İslamiyet’i bir teslimiyet olarak gören Türk kültürü, ölüme bir yok oluş değil başlangıç olarak bakmıştır. 19. yüzyıldan itibaren romantizm akımının da etkisiyle ölüm, kendi başına sorgulanır bir kavram halini almıştır. Akif Paşa, Abdülhâk Hâmit Tarhan, Recaizade Mahmut Ekrem gibi Tanzimat Dönemi sanatçılarıyla ölüm, metafizik bakış açılarıyla işlenmiştir. Ölümün sorgulanması, Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin gibi Servet-i Fünun sanatçılarında ve Ahmet Haşim gibi Fecr-i Âti sanatçılarında da kendini göstermiştir. Bu çalışmada Milli Edebiyat Dönemi’nin bağımsız sanatçılarından Mehmet Âkif Ersoy’un “Mezarlık” şiiri ve bu şiirde “ölüm” kavramına bakışı irdelenecektir.
Anahtar Kelimeler
Mehmet Akif Ersoy, Şiir, Mezarlık, Metafizik, Ölüm