Özet
İNSAN NEDEN, NASIL, NEYE GÜLER?: KELOĞLAN HİÇ ALIYOR MASALINDA GÜLMECE
Sözlü kültür anlatıları toplumsal belleğin yansımasıdır. Bu anlatılar içinde taşıdığı semboller ve kültürel kodlar aracılığıyla önemli bir yere sahip olan masallar, bireyler arasında kuvvetli bağlar kurulmasına yardımcı olur.
Masallar pek çok öğretiyi geleceğe taşıyan, gündelik hayatın içinde aktif bir rol oynayan anlatı türlerindendir. İnsanı, yaşamı ve mutlulukları kimi zaman olağanüstü unsurlarla, kimi zaman sıkıntı ve üzüntüleri yaşanmış veya yaşanması muhtemel olaylar üzerinden örnekler vererek aktarırlar. Yaşamın içindeki her türlü duygu, durum ve olayı masal dünyasında gören/öğrenen, dinleyiciyi/okuyucuyu adeta hayata hazırlar, zorluklarla mücadele etmeyi ve onları aşmayı eğlendirerek öğretir. Keloğlan Masalları söz edilen nitelikleri taşımaktadır.
Yaşamın içinde yer alan ve kimi zaman toplumsal yaşama yön veren mizah, Türkçede “gülmece” kelimesiyle karşılanır. Tarih boyunca mizah, çeşitli boyutlarıyla değerlendirilmiştir. Asıl mesele gülme eyleminin gerçekleştirilmesini sağlayan nedenler ve bu nedenlerin sosyokültürel bağlamıdır. Bu bağlam toplumlara göre değişkenlik göstererek gülme eylemi çeşitlenir.
Yüzyıllar içinde gülmecenin gerçekleşmesi için gereken nedenlerle ilgili pek çok düşünür görüşlerini ortaya koymuştur. Bu çalışmada söz konusu düşünürler arasında yer alan Henri Bergson’un Gülme-Komiğin Anlamı Üstüne bir Deneme- adlı eserinden hareketle Türkiye’de en çok bilinen ve sevilen masal tiplerinden biri olan Keloğlan, Keloğlan Hiç Alıyor masalı örnekleminde değerlendirilecektir. Bu masal aracılığıyla gülmenin, komiğin gerçekleşmesini sağlayan nedenler açıklanarak, toplumun neye, nasıl güldüğü Keloğlan tipi üzerinden ortaya konulacaktır.
Anahtar Kelimeler
Keloğlan, Masal, Henri Bergson, Gülme, Toplum.