Özet
TÜRKÇE VE ARNAVUTÇA ARASINDAKİ ORTAK SÖZCÜKLERİN ARNAVUTLARIN TÜRKÇE ÖĞRENİMLERİNE OLAN ETKİSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME
Tarih boyunca bütün diller, gereksinimlerine göre başka dillerden belirli ögeleri alıntılama yoluna gitmiştir. Diller arası etkilenmeler olarak beliren bu durumun boyutlarından biri de söz varlığına ilişkindir. Söz varlığı her ne kadar bir dilin yüzey yapısını gösterse de içerisinde bir toplumun yaşayış biçimi, düşünce sistemi, geleneksel yapısı ve üretim mekanizması gibi birçok ögeyi barındırması yönüyle o toplumun kodlarını sunması bakımından önemlidir.
Türkçenin tarih boyunca etkilediği dillerden biri, Arnavutçadır. Türkçe ve Arnavutça dil ilişkileri, Türklerin Balkan coğrafyasındaki tarihsel serüveniyle koşutluk göstermektedir. V. yüzyıldan itibaren Karadeniz’in kuzeyinden gelerek yerleşen Türk toplulukları döneminde ortaya çıkan dil ilişkileri, Balkanların Osmanlı Türklerinin egemenliğine girmesinden itibaren daha yoğun ve kalıcı olarak görülmüştür. Türkçe ve Arnavutça arasındaki dil ilişkileri, derin yapıda ortaya çıkmamış, sözlüksel malzemeyle sınırlı kalmıştır. Burada Türkçe, etkileyen konumuyla öne çıkmıştır.
Yabancı dil öğretiminde, alıntıların katkısı/etkisi ile ilgili çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Bu noktada sağlıklı veriler elde etmek ve bir yöntem geliştirmek açısından öğrenici kitlenin ana dilinin, hedef dilden alıntıladığı yapıların dil öğrenimindeki yerini belirlemek gerekmektedir. Bu makalede, ana dili Arnavutça olan öğrencilerin Türkçe öğrenimleri sırasında karşılaştıkları ortak sözcüklerin, dil öğrenimlerine olan katkısı belirlenmeye çalışılmıştır. Genel kabul olarak beliren, ortak sözcüklerin avantaj sağladığı görüşünün doğru olup olmadığı uygulamalı olarak sorgulanmış, uygulamadan elde edilen sonuçlar nesnel ölçütlerle değerlendirilmiştir.
Anahtar Kelimeler
Türkçe öğretimi, dil ilişkileri, Arnavutça, sözcük öğretimi, söz varlığı.