Özet
ERKEN CUMHURİYET DÖNEMİ ROMANLARINDA KADIN İMGESİ, DİL VE CİNSİYETÇİLİK
Erken Cumhuriyet dönemi, kadınların cinsiyet rollerinde ve toplumsal konumlarında önemli değişimlerin yaşandığı bir dönemdir. Kadınlar özellikle İkinci Meşrutiyet döneminde güçlenen kadın hareketinin ve Batılılaşmanın son adımı olarak görülen yeni rejimin kadın konusundaki perspektifinin bir sonucu olarak kamuda görünürlük kazanmış ve geleneksel rollerinin dışındaki rol ve yükümlülükler üstlenmişlerdir. Hal böyleyken kolektif bilinçaltını yansıttığını söyleyebileceğimiz edebiyatta oldukça farklı bir manzara hâkimdir. Kadınların toplumda değişen rollerine ilişkin kuvvetli bir direnç, tehdit ve hizalama ve nihayet gülünçleştirme ve alay şeklinde görünürlük kazanır. Bu makalenin amacı, erken Cumhuriyet dönemi romanlarındaki kadın imgesini, dil ve cinsiyet ilişkisi merkezinde ortaya koymaktır. Bu kapsamda romanlarda cinsiyete bağlı konumlandırmalar tespit edilmiş, cinsiyetçi dil kullanımları ortaya konmuştur. İnceleme kültürde ve onun içinde bir yapı olarak dilde cinsiyetçiliğin cinsiyetinden ya da ideolojisinden bağımsız olarak hemen bütün yazarları az ya da çok etkilediğini ancak bu değişkenlere bağlı olarak farkı şekillerde dışavurulduğunu göstermektedir.
Anahtar Kelimeler
Erken Cumhuriyet dönemi, roman, dil, cinsiyetçilik, kadın imgesi, Türk romanı