Özet
KAZAN TATAR EDEBİYATINDA VE SANATINDA HOMAY/UMAY KUŞUNUN “DİRİLİŞİ”
20. yüzyılın sonunda eski Sovyetler birliği coğrafisinde baş gösteren özgürlük cereyanı etkisinde Kazan Tatar edebiyatı ve sanatının tüm dallarında manevi arkaik katmanlara, evrensel ve kültürel değerlere olan ilgi yeniden canlanmaya başlar. Sanatçılar, insanlığın kâinat ve yeryüzünün yaratılışını anlatan mitleri yeniden “diriltir”, zaman problemlerine çözümü mitlerde bulmaya çalışır. Mitolojik unsurlar içeren modern sanat dalları, yaşamı ve dünyayı algılamada yeni akımların şekillenmesine yol açar, ilkel topluma has olan kavram ve tasvirler modern yaşamda her sanatçıya özgü bir üslupla canlandırılır. Sanatçıların bir kısmı mitolojik tasvirleri “diriltirken” onların ana işlevini korumakla birlikte o kavramları tekrarlama yolundan da gitmez; onları günümüz problemleri açısından değerlendirir, yeni anlamlarla zenginleştirir.
Makalemizde yalnızca Tatarca kaynaklar esas alınmış, eski Türk mitolojisinde ana tanrıça olarak bilinen Umay’ın günümüz Tatar edebiyatı ve sanatına yansımaları üzerinde durulmuştur. Tatarca Sözlüklerden yararlanarak, Homay/Umay sözünün etimolojisi ve diyalektlerde kullanımı incelenmiştir. Orta çağda, 17. ve 19. yy. da yazılan eserler gözden geçirilerek, Homay/ Umay kuşuna yüklenen anlamlar açıklanmaya çalışılmıştır. Günümüz heykel sanatında Hörrüyet Koşı yani Özgürlük Kuşu heykeline yüklenen tarihi, milli ve manevi içerik üzerinde yorumlar yapılır. Edebiyat alanında şiir türünde R.Şahiyeva’nın Hörriyet Heykele Yanında, Hörriyet Gimnı, F.Yarullin’ın Homay Koşı, nesir türünde F.Yahin’in Homay Koşı ve Kışkı Rozalar, M.Emirhanov’un Ürbet Haneke Gıyşkı adlı eserlerde “diriltilen” bu kuş-tanrıça üzerinden yansıtılan problemler ele alınmıştır.
Anahtar Kelimeler
Tatar Mitolojisi, Tatarca Sözlükler, Homay/Umay Kuşu, Tatar Sanatı, Tatar Edebiyatı.