SÖZLÜ KÜLTÜRDEN YAZILI KÜLTÜRE SALTIKNÂME
(SALTIKNAME, FROM VERBAL CULTURE TO WRITTEN CULTURE
)
Yazar
|
:
Dr. Öğr. Üyesi Salih Gülerer
, Nimet Gülerer
|
|
Türü |
:
Telif
|
Baskı Yılı |
:
2018
|
Sayı |
:
13
|
Sayfa |
:
304-317
|
Özet
İslami dönem Türk destanları sözlü gelenekte teşekkül etmiştir. X-XIII. yüzyıldan başlayarak Battal-nâme, Dânişmentnâme ve Saltıknâme gibi eserler böylece ortaya çıkmıştır. Bu anlatılar çoğu zaman gerçek bir olaydan hareketle ortaya çıkmış halk muhayyilesinin bir ürünüdür. Bazı alp, alperen ya da erenler için sözlü kültürde oluşan anlatılar birtakım yazıcılar tarafından yazıya aktarılmıştır. Bu destanlar kurgusal olmakla birlikte içeriklerinde birçok tarihî unsurları da barındırdıkları söylenebilir ve destan yazıcılarının genellikle bir devlet büyüğünün isteği üzerine bir görevli tarafından yazıya geçirildiği görülmektedir. İslami dönem destanları sözlü aktarım süreci içerisinde bir teşekkül evresi geçirirler. Bu şekillenmenin temel iki kaynağını Türklerin İslâm öncesi kültür ve edebiyatları ile İslâm dinî ve tasavvufî düşünce yapısı oluşturmaktadır. Sözlü kültür ortamından yazılı kültür ortamına belli bir yapı içinde aktarılırlar. Destan, sözlü kültürde ayrı ayrı anlatılar halinde bulunmaktadır. Yazıcın biçimlendirmesiyle bir üst anlatı haline dönüşmüştür. Yazıcı anlatıları yazıya aktarırken belirli bir düzen ve zaman sırası gözetir. Yazıcının kitabı bir topluluk önünde okunmak üzere düzenlemiş olduğu anlaşılmaktadır. Kitapların bir topluluk önünde okunması ikinci sözlü kültür ortamını oluşturur. Bu bildiride amaç Saltıknâmenin sözlü kültürden yazılı kültür ortamına aktarımını örneklerle ortaya koymaktır. Saltıknâme, İslâmî dönem destansı eserlerinden biri olup Sarı Saltuk’un menkabelerini içermektedir.
Anahtar Kelimeler
Saltıknâme, yazıcı, sözlü kültür, yazılı kültür, ikinci sözlü kültür
Abstract
The Islamic period Turkish Sagas have emerged in verbal. From the 10th-13th centuries, the works like Battal-name, Danişmentname and Saltıkname have shaped like that. Those narratives have showed up usually based on a true stories which are made by the society’s imagination. For some alp, alperen or eren’s narratives which have been emerged in verbal culture were written by some writers. While those sagas are fictional, they contain some historical factors and it can be seen that some saga writter wrote the sagas for requests from some statesman. The Islamic period sagas have a process for the verbal period. This period has two resources: first one is Turks pre-Islamic culture and literature, socınd one is Islam’s thought structure. The are sent it from the verbal period to the written period in a certain structure. Saga is in the verbal period in different ways of narrative. With the final shape of saga becomes wtih this way. The writer while sending the narratives to the written one, follows a certain order. It could be understood that the book regulated fort o be read onside of a society. The reading of this book on a society . the reading of this book on a society emerges a second verbal culture environment. In this notice, the main goal is that Saltıkname’s transformation from the verbal period to the written period with examples. Saltıkname is one of the Islamic period work and contains Sari Saltuk’s menakibnames.
Keywords
saltikname, writter, verbal culture, written culture, secont verbal culture