AHMEDÎ DİVANINDA ZEKÂT
(ZAKAT IN AHMEDI DIVAN
)
Yazar
|
:
Nurten Durgut
, Khairullah Ortaq
|
|
Türü |
:
Telif
|
Baskı Yılı |
:
2019
|
Sayı |
:
16
|
Sayfa |
:
331-339
|
Özet
Belli bir zenginliğe ulaşan müslümanların mallarından vermekle yükümlü olduğu miktara zekât denilmektedir. Zekât dinî bir vazife olmakla birlikte toplum içindeki gelir dağılımını düzenleyerek toplumsal huzuru sağlar. Bu yönüyle zekatın, sosyal hayatı doğrudan ilgilendiren bir özelliği bulunmaktadır. Hayata ve insana dair konuların bir şekilde ele alındığı klasik Türk şiiri sosyal, kültürel ve ekonomik hayata doğrudan etki eden böyle bir ibadet için de farklı söylemler geliştirmiştir. Malın belirli bir miktarını ihtiyaç sahibine vermek ilkesinden hareketle klasik Türk şairleri zekâtı âşık-mâşuk, sultan-köle ilişkisi bağlamında farklı düşünce ve hayallerle şiirlerde işlemişlerdir. Sevgili mutlak güzellik sahibidir ve güzellik hazinesinin zengini olarak kapısında dilenen fakir âşıklara zekat vermekle yükümlüdür. Bu düşünce ve hayalin ilk örneklerine erken dönem Fars şiirinde rastlanmakla birlikte klasik Türk şairleri de benzer söyleyişlerde bulunmuşlardır. Klasik Türk şiirinin ilk şairlerinden biri olması sebebiyle bu çalışmada XIV. yüzyıl şairlerinden Ahmedî seçilmiş ve Ahmedî’nin divanında zekâtın nasıl ele alındığı incelenmiştir. Divanda zekat bazı beyitlerde, sadece dinî bir ibadet yönüyle işlenirken bazı beyitlerde de güzellik zengini sevgiliden âşıkların beklediği ilgi olarak ele alınmıştır.
Anahtar Kelimeler
Ahmedî, zekât, klasik Türk şiiri.
Abstract
The amount that Muslims, who have reached a certain wealth is obliged to give from their property is called zakat. While Zakat is a religious duty, it provides social peace by regulating the distribution of income in society. In this respect, zakat has a feature that directly concerns social life. The classical Turkish poetry, which deals with life and human issues, has developed different discourses for such a worship that has a direct impact on social, cultural and economic life. Based on the principle of giving away a certain amount of goods to the people in need, the classical Turkish poets emphasized zakat in poems with different thoughts and dreams in the context of the aşık-mâşuk, sultan-köle relationship. The beloved has an absolute beauty and as a rich of the beauty treasure, he is obliged to give zakat to the poor who are begging in front of his door. Although the first examples of this thought and dream were found in early Persian poetry, classical Turkish poets also made similar remarks. As he is one of the first poets of classical Turkish poetry, poet Ahmedî who was a poet lived in XIV. century was selected in this study and the way how zakat was handled in Ahmedi’s divan was examined. While zakat was handled in divan in some couplets in terms of religious worship, in other couplets it was handled as the interest expected by the lovers from the beloved who has a richness of beauty.
Keywords
Ahmedî, Zakat, classical Turkish poetry.