ORHAN KEMAL’İN “HANIMIN ÇİFTLİĞİ” (“KALBATONİS MAMULİ”) ADLI ROMANININ GÜRCÜCE ÇEVİRİSİ ÜZERİNE
(ON THE GEORGIA TRANSLATION OF ORHAN KEMAL'S NOVEL NAMED “HANIMIN ÇİFTLİĞİ” (“KALBATONİS MAMULİ”)
)
Yazar
|
:
Dr. Öğr. Üyesi Gül Mükerrem Öztürk
|
|
Türü |
:
Telif
|
Baskı Yılı |
:
2020
|
Sayı |
:
20
|
Sayfa |
:
294-304
|
Özet
Çeviri alanındaki deneyimler göstermektedir ki, çevirinin iletişim dünyası için son derece önemli olan bu işlevi süreç içerisinde toplumlar arasındaki algılama mekanizmalarına olumlu yönde etki etmektedir. Ancak dilsel farklılıklardan dolayı ortaya çıkan iletişim sorunları, çeviri etkinliği bağlamında çevirmen ve yazar arasında bir sadakat şüphesine yol açmaktadır. Çevirmen, yazarın gerçek dünyadan sıyrılıp kendini özgürce ifade ettiği düşsel dünyasını başka bir d ile birebir aktarıyor mu, yoksa yazarın imgelemine kendince müdahalelerde bulunarak mı ele alıyor? Çeviri sorunlarının temel çıkış kaynağı olan bu soruya karşın, çeviride dilsel farklılıklar kadar sosyo-kültürel farklılıklarının da olduğu kaynak dil ve erek dil arasındaki kültürel eşdeğerliliğine birebir sadık kalarak sağlanmasının zorluğundan söz edebiliriz. Dolayısıyla, böyle bir gelişmenin, aslında birbiriyle hiç de uzak mesafelerde olmayan Türk ve Gürcü kültürleri arasındaki iletişimin kolaylaşmasına ve giderek artmasına yardımcı olacağı yadsınamaz bir gerçekliktir.
Bu çalışmada, özgün dili Türkçe olan eserin Gürcü diline nasıl aktarıldığını ve bu aktarım şekillerini değerlendirme, ayrıca çevirmenin alan, konu ve dil bilgisini ne ölçüde hedef dile aktardığı incelenmiştir.
Araştırmamızın sonunda irdelediğimiz çevirmenin genellikle kaynak dil odaklı bir çeviri anlayışını benimsediğini ve kaynak dilden erek dile aktarım yaparken ilk olarak kaynak dil kültürünü göz önüne aldığını gözlemledik. İncelediğimiz eser, yazınsal bir eser olduğu için biçim ve içeriğin bir bütün oluşturması gerektiğini belirttik.
Anahtar Kelimeler
Çeviri, yazınsal çeviri, Gürcü dili, kültür.
Abstract
Experience in the field of translation shows that this function of translation, which is extremely important for the world of communication, has a positive effect on the perception mechanisms between communities in the process. However, communication problems due to linguistic differences lead to a suspicion of loyalty between the translator and the writer in the context of the efficiency of translation. Does the translator literally transform the author’s imaginary world where he expresses himself freely to another language, or does he intervene in the author’s imagination? In spite of this question, which is the main source of translation problems, we can talk about the difficulty of ensuring it by adhering to the cultural equivalence between the source language and the target language having socio-cultural differences as well as linguistic differences in translation. Therefore, it is an undeniable reality that such a development will help to facilitate and increase the communication between the Turkish and Georgian cultures, which are not far from each other.
In this study, it is examined how the original work of Turkish has been translated to Georgian language and also to what extent the translator has transferred his knowledge of field, subject and language to the target language.
At the end of the research, it was observed that the translator generally adopted a source-language-oriented translation approach and firstly took the source language culture into consideration when translating. It was stated that form and content should form a whole since the work we are studying is a literary work.
Keywords
Translation, literary translation, Georgian language, culture.